Bazı konularda sahip olduğumuz değeri görmeden aynı şekilde değerli olmaya devam edemiyoruz. Aç ayı oynamaz gibi bir şey bu belki de.
Cüzdanımızdaki kartlarda yeterli para varsa hak ettiğimizi düşündüğümüz değeri görüyoruz. Bu da ne kadar ekmek o kadar köfte oluyor. Kartlar boşsa ne kadar yırtınsak da "Ulan ben de buradayım!" diye boş duvarlarda yankılanıyor sesimiz. Belki tanıdık bir ses cevap veriyor, "Sakin ol, görüyorum," diye. Nasıl da samimiyetsiz geliyor her ikisi de.
"Gerçekten değersiz miyim?" diye soruyoruz sonra, "birileri beni geçiştiriyor mu, birileri beni kazıklıyor mu?"
Valla her gün her yerimizden kazıklanıyoruz da beni en çok yaralayanı kendi değerimi satın alacak durumda bile olmayışım, buna hala bir anlam arayışım.
Anlaşacak gibi durmuyoruz.
24 Nisan 2012 Salı
Çifte Kazık
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 Yorum:
Yorum Gönder