Pages

9 Nisan 2010 Cuma

"Bu Da Böyle Bi Olay"

2 saat önce Bahçelievler'den Taksim dolmuşuna bindim. Artık kahkaha attım yani; o kadar alenen gülünecek bir dolmuştu. Önce bi adam bindi, ön sıradaki ikili koltuğun yanındaki tabureye oturdu ve arkasına dayandığı gibi arkadaki adamın kucağına yatmış buldu kendini. Orda bi kahkaha patlattım, adam çok utaınıp arkaya geçti. Ben hala gülerken genç bi adam bindi, yanıma oturdu, bana saçlarını falan savurdu, yan yan bakıyo bi de. Sonra arka cebinden cüzdanını çıkarmak için hafifçe kalktı ve kafasını tavana çarptı "göp" diye bi ses çıkararak. Tam kahkahadan normal gülmeye geçmiştim prüfrfr diye bi daha koptum. Bu da utancından arka tarafa geçti. Artık nolur gülmek istemiyorum diye atkımın içine suratımı gömmüştüm ki ön kapıdan bi adam bindi "selam arkadaşım nasılsın?" diye. Şoförün tanıdığı sandım doğal olarak, elini de sıktığı için. Ama beş saniyede sır perdesini araladı. Daha götünü koltuğa koyar koymaz; "İzmirli olduğum çok belli di mi, beyaz takım elbise falan, çok belli di mi, çok çok?" dedi dilini çıkarıp gülerek. Şoför şaşırdı, biz şaşırdık. Adam herkese bugün gittiği fuarı anlattı, orda da hemen anlamışlar sıcak memleketten geldiğini, İstanbul hem cennetmiş hem cehennem. Çarşambaları abimizin cehennem geceleriymiş, İstiklal'de takılıyormuş. Cumaları da Eyüp Sultan'a gidip hepsinden arınıyormuş.(Bunu söylerken de çenesini ovuşturdu sırıta sırıta)Bırbırbır sürekli konuşamaz insan. Ama daha da komiği telefonu çalınca oldu. Adam telefonu dinlerken aynı pozisyonda konuşabileceğinin farkına henüz varamamış. Konuşacağı zaman ağzına sokuyor, cevabı dinlemek için kulağına tutuyor. Ve bunu Taksim'e kadar yaptı. Haha bu arada boşluğa yaslanıp adamın kucağına düşen adamın dolmuştan inmesi de ayrı bi olaydı. Tam sessizce ilerliyorduk -ki bu kadroyla şaşırdım doğrusu- "Işıkta duur, indir benii" diye böğürdü. Hayatı tehlikede sanki. Adam inince herkes kahkahalarıma katıldı. İzmirli abim de telefondayken dolmuşçunun kolunu sıvazladı, herhalde burda inmek istiyorum demek istedi, indi, arka camdan gülerek bakan bana da reverans yaptı koca caddede.

Dolmuşçuyla başbaşa kaldığımızda adam gayet soğukkanlı bi şekilde "kusura bakma, delisi de biniyoo kırosu da" dedi ve aynadan güldü. Ben zaten kopuyordum 15 dakikadır. Kapıyı açtırıp son bi patladım ve indim.

"Bu da böyle bi olay."

0 Yorum:

Related Posts with Thumbnails